


EMRE KAPANDAŞ
ekapandas@outlook.com
Doğrudan yabancı yatırım, sadece gelişmekte olan ülkelerde değil, aynı zamanda endüstriyel ülkelerde de ekonomik kalkınmayı desteklemektedir. Ancak, doğrudan yatırım, devletlerin gelişme durumuna bağlı olarak farklı etkilere neden olabilmektedir. Peki, günümüzde doğrudan yabancı yatırımların ekonomideki olumlu yansımaları nelerdir?
Yazının okuma akışını kolaylaştırmak için “Doğrudan Yabancı Yatırım” hakkında kısa bir bilgilendirme vermek fayda sağlayacaktır.

Grafik 1: OeNB
Doğrudan Yabancı Yatırım (FDI): Bir yatırımın “Doğrudan Yabancı Yatırım” yani “FDI” veya “DYY” olarak tanımlanabilmesi için, yatırımcının bir başka ülkedeki herhangi bir firmanın en az yüzde 10 veya daha fazla hissesine sahip olması gerekmektedir. Doğrudan yabancı yatırım için, yatırımcının daha uzun vadeli bir taahhütte bulunması beklenmektedir. Yüzde 10’un altındaki katılımlara “Portföy yatırımları” ve “diğer yatırımlar” denmektedir. Bu bağlamda, genellikle “aktif doğrudan yatırım” ile “pasif doğrudan yatırım” arasında bir ayrım yapılır. Aktif doğrudan yatırım durumunda, bir iç para bir başka yabancı ülkedeki şirkete akarken; pasif doğrudan yatırım durumunda, yabancı şirketler yerli bir girişime katılırlar. [1] Örneğin; Türkiye`ye ait A firması yukarıda belirtilen kural doğrultusunda Avusturya`ya ait B şirketine yatırım yapıyor. Bu durumda Avusturya`ya ait B firmasına bir para akışı mevcut olmaktadır. Bu yüzden Türkiye nezdinde bu yatırım ‘aktif doğrudan yatırım’dır. Avusturya nezdinde bu yatırım ‘pasif doğrudan yatırım’dır; çünkü Türkiye’den gelen yatırım ve para akışı Avusturya topraklarında gerçekleşmektedir.
Beklenildiği üzere, içinde bulunduğumuz küresel dünyada, küresel dış ticaret geçmişten günümüze istikrarlı bir şekilde artış göstermiştir. Örneğin; toplam mal ve hizmet ihracatındaki küresel dış ticaret, 1990 yılında 4,345 trilyon dolar iken, 2000 yılında 8 trilyon dolara yükselmiştir. 2011 yılında ise bu rakam 22,4 trilyon dolara kadar çıkmıştır. [2] OECD verilerine göre, Dünya genelinde aktif doğrudan yabancı yatırım stoku 30 trilyon dolar iken pasif doğrudan yabancı yatırım stoku ise yaklaşık 33 trilyon dolardır. Bu oran Avrupa Birliği’nde ise toplam aktif DYY stoku 11 trilyon dolar iken, pasif DYY stoku 10 trilyon dolardır. [8] 2017 yılının Mayıs ayında Avusturya Ulusal Bankası tarafından yayınlanan yayına göre ise Avusturya’nın doğrudan yabancı yatırım değeri 1995 yılında 8,674 milyar avrodan, 2016’da 189,936 milyar avroya yükselmiştir. [3] Ayrıca aşağıda belirtilen tablo bizlere 1998–2018 yılları içindeki Avusturya’nın yurtdışındaki sektörlere göre doğrudan aktif yatırımlarını göstermektedir. Avusturya Ulusal bankasının belirlediği rapora göre, Avusturya aktif yabancı yatırımlarda 2016 yılında bir düşüş yaşamış olsa da, istikrarlı bir yükseliş hâkimdir. Belirlenen verilere göre, 2018 yılında aktif doğrudan yatırımlar 202.973 milyon avrodur.

Grafik 2: OeNB
1995’ten 2016’ya kadar olan dönemde, Avusturya’daki pasif doğrudan yatırım, 2016 yılında 14,46 milyar avrodan, 148.174 milyar avro seviyelerine çıkmıştır. [4] Bu toplam rakam aşağıdaki grafikte belirtildiği üzere 2018 yılında 176.333 milyar avroya ulaşmıştır.
Ayrıca doğrudan yabancı yatırımın gelişmekte olan pazarlarda bazı avantajları vardır. “Bu avantajlar ilk olarak, yabancı girişimciler yenilik getirmektedir. Ev sahibi ülkelere yeni teknolojiler, yeni ürünler, yeni yönetim uygulamaları ve yeni beceriler kazandırmaktadır. Akabinde, modern üretim ve yönetim tekniklerini yatırım yapılan ülkelere getirerek, doğrudan yabancı yatırım rekabetin artmasına yardımcı olabilmektedir” [5]. DYY, yerel markaların gelişmesine, yerel rekabetin artmasına fayda sağladığı gibi, yerel yatırımların yeni iş alanları yaratmasında da etkili olabilirler. Son yıllarda küresel doğrudan yabancı yatırımlarda gerçekleşen büyüme, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin iş gücü piyasalarında çarpıcı değişikliklere neden olmuştur. Özellikle dijital ekonominin giderek daha önemli bir hal alması, şirketlerin yurtdışı üretim ve pazarlama yöntemlerini giderek değiştirmektedir. Bu değişiklikler ülkelerin ekonomik konumuna göre hem ülkelerin ekonomik anlamda büyümelerine hem de istihdam açısından gelişmelerine katkı sağlayabilmektedir. İstihdam olarak Avusturya devletini örnek göstermek gerekirse, doğrudan yabancı yatırımlar istihdam oranlarına ciddi katkı sağlamıştır. Yine Avusturya örneği üzerinden devam etmemiz gerekirse, özellikle Avusturya’nın Avrupa birliğine girişinden sonra yabancı yatırımlar hem pasif hem de aktif olarak istikrarlı bir artış göstermiş ve de ekonomik etkileri olumlu olduğu gibi ayrıca istihdamda artışlar meydana gelmiştir.
Avrupa genelinde pasif doğrudan yatırım yoluyla 2015 ve 2016 yıllarındaki ülkeler sıralaması Ernst & Young tarafından hazırlanan grafikte belirtilmektedir. 2016 verilerine göre doğrudan yabancı yatırımlar sayesinde; İngiltere’de 42.336, Polonya’da 19.651, Almanya’da 17.126, Fransa da 13.639, Macaristan da 11.741, Türkiye’de 7.176 ve Avusturya da 4.749 yeni iş alanları yaratılmıştır. Belirtilen grafiklerde doğrudan yabancı yatırımların ülkelerin yeni iş alanlarına, dolayısıyla yeni istihdam alanlarına katkısını görmekteyiz. Bu katkılar gözle görülür bir şekilde belirtilen grafikte istatiksel olarak ele alınmıştır.
Bu yazıda doğrudan yabancı yatırımların, özellikle Avusturya olmak üzere, belirli dünya ülkelerindeki ekonomi ve iş gücü piyasası üzerindeki etkilerine, somut örnekler ve veriler ile değinmek istenmektedir.

Grafik 3: Ernst & Young, 2018, S. 6
Kapanış cümlesi olarak, doğrudan yabancı yatırımlar, yatırım yapılan ülkelerde yeni iş alanları, bilgi ve teknoloji transferleri sağladığı gibi yurtiçi yatırımların durgun olduğu zamanlarda ekonomik faaliyetleri canlandırabilmektedir. Özellikle de şirketlerde el değiştirerek ya da ortak dâhil edilerek yapılan yatırımlarda ülkelerin ekonomi ve istihdamına katkı sağlasa da, asıl etki gelişmekte olan ülkeler için “Greenfield” yatırımlardır. Kısaca belirtmek gerekirse, “Greenfield” yeni bir fabrika veya sermaye tesisi kurmanın söz konusu olduğu yatırımlar olarak adlandırılabilir. Bu tarz yatırımlar, doğrudan yabancı yatırım alan ülkeler adına hem uzun vadeli hem de geri dönüşü en sağlıklı olacak yatırım şeklidir.
KAYNAKÇA
[1] https://www.oenb.at/Statistik/Standardisierte- Tabellen/auszenwirtschaft/direktinvestitionen.html
[2] Lorz, O., Siebert, H. (2014): Außenwirtschaft. 9. Auflage, Konstanz und München.
[3] WKO (2017): WKO Analyse. Stagnierende ausländische Direktinvestitionen in Österreich. Abgerufen von https://news.wko.at/news/oesterreich/analyse-fdi-attraktivitaet.pdf
[4] Sieber, 2008, s. 18, WKO, 2017, s.2
[5] Liebscher, K., Christl, J., Mooslechner, P. and Ritzberger-Grünwald, D. (Eds.) (2007): Foreign Direct Investment in Europe. A changing landscape. Cheltenham und Northampton.
[6] Grafiken 1 ,2: OeNb (2019):
Grafik 1 , https://www.oenb.at/isaweb/chart.do?&lang=DE&&report=9.3.15
Grafik 2, https://www.oenb.at/isaweb/chart.do?&lang=DE&&report=9.3.41
[7] Grafik 3: Ernst & Young (2018): Anzahl der neu geschaffenen Arbeitsplätze durch ausländische Direktinvestitionen in Österreich von 2006-2016. Abgerufen am 8. April, 2018, von https://de.statista.com/statistik/daten/studie/710322/umfrage/arbeitsplaetze-durch-auslaendische- direktinvestitionen-in-oesterreich/
[8] https://data.oecd.org/fdi/fdi-stocks.htm
Manşet görselinin kaynağı: https://www.paraanaliz.com/2017/genel/sirketlerden-istihdam-yatirim-atagi-gelecek-19436/
Henüz yorum yapılmamış.
İlk yorumu siz yapın.